Kahramanmaraş

Başkan adayı Can “Makam sarhoşluğuyla şehrin eksiklerini görmüyorlar”

Abone Ol

Samimi bir havada geçen ziyarette muhtarların dert ortağı olan Selahaddin Can, mevcut yönetimin makam sarhoşluğu ile hareket ederek şehrin eksiklerini görmediğini savundu. 


Halkın destek vermesi durumunda kenti  zenginlere peşkeş çekmeyeceğini ifade eden Can, “Fatma hanım Gaziantep’e hizmetleri nasıl alıyorsa, bizde Ankara’ya giderek söke söke hizmet alacağız. Yeter ki istemeyi bilin.” dedi.
Kahramanmaraş’ın eski mahallelerinde bazılarının hazine avına çıktığını da anlatan Dulkadiroğlu Belediye Başkan adayı Dr. Selahaddin Can şunları kaydetti;
“Deprem sonrası ben bu şehri terk etmedim. Burada kaldım, bundan sonra da burada kalacağız. Şehri zenginlere peşkeş çekmeyeceğiz. Yeter ki halkımız bize destek versin.


Ben gariban doktoru olarak bilinirim bu memlekette, rakiplerim öyle diyormuş, bu adam gariban babası diye. Bizde buna belediye başkanı olarak ta devam ettireceğiz. Buda hemşerilerimle birlikte olacak. Tecrübe, bilgi ve ekip olarak yola çıktık, memleketimiz teveccüh gösterirse hizmet için geleceğiz.” 

“GÖNDERİN, HİZMET EDEN GELSİN”
“Son 10 yıldır bu şehirde hizmet var mı? Yok. Yoksa gönderin, hizmet eden gelsin. Gelende hizmet etmeze geri indirin. Bu sizin demokratik hakkınız. Bazıları oy kullanmayacaklarını söylüyor, sandığa gidin hakkınızı kullanın. Hep kazanmışlar, hizmet etmeden yine kazanmışlar, makam sarhoşu olmuşlar. Artık makam sarhoşluğu had safhada. Bunların bir ders alıp kenara çekilip hizmet nasıl yapılır görmeleri lazım.”

“KORE DEVLETİ BEDAVA YAPACAKTI, 3 BELEDİYE GAZİLERE YER GÖSTERMEMİŞ”
“Gazilerimiz belediyenin üçüne de gidiyor, ‘Bize bir yer verin, Koreliler yapacak’ Bizim belediyelerin cevabı şu; ‘Bayındırlık bize müsaade etmiyor, her şey onların elinde, yok’ denip verilmiyor. Gazilerde belediyeler böyle söylüyor arsa yok. Kore devleti Hatay’da, Malatya ve Adıyaman’a da gidiyor. Oraların belediyeleri arsa veriyor, Kore devleti oralara binalarını yapıp teslim ediyor. İnsanlara diyorlar ki siz buna mahkumsunuz, buna razı olun. Diğer illerde bu hizmetler yapıla biliyorsa benim memleketim de niye yapılmıyor? İşgüzar, liyakatsiz, işi bilmeyen insanlar yüzünden yapılmıyor.”

“KONTEYNER SORUMLUSU OKUMA YAZMA BİLMİYOR”
“Konteynırları geziyoruz. Oradaki insanlar hakir görüldüğünü söylüyor. Ben evrak götürüyorum, okuma yazmayı bilmiyor diyor. Siz oraya konteynır sorunlusu atamışısınız, o sorumlu okuma yazma bilmiyor, evrak veriliyor, inceleyemiyor. Buda nedir işi bilmeyen insanları getirim koyduklarından. Biz depremle boğuşurken bunlar atamalar yaptılar, birçok bölüm ve kuruma atamalar yaptılar. Ondan sonra da bu memleket hizmet bekliyor. Bu memleketin ayağa kalkması için hepimizin güç birliği yapması şart.”

“FATMA HANIM NASIL ALIYORSA BİZDE SÖKE SÖKE ALACAĞIZ”
“Destek vereceksiniz, alamadığımız hizmet neyse gideceğiz Ankara’ya söke söke alacağız. Fatma hanım nasıl alıyorsa bizde söke söke alacağız. Kameralara benim memleketimin ihtiyacı yok dersen, Ankara’daki senin burada ihtiyacının olup olmadığını bilmez. Sen istemeyi bileceksin.”

“ESKİ MAHALLELERDE HAZİNE ARIYORLAR”
“Birileri arsaları kapmak için dolaşıyor. Hatta şunu da duydum. Kurtuluş Mahallesi, Turan Mahallesinin üst taraflarında define arıyorlarmış. İnsanlar canın derdine düşmüş bazıları hazine arıyor.”