Gün Olur Asra Bedel

Abone Ol

Türk dünyasının bana göre en önemli yazarlarıdır Cengiz Aytmatov. “Dişi Kurdun Rüyaları”, “Toprak Ana” ve yazımızın başlığı “Gün Olur Asra Bedel” defalarca okuduğumuz eserlerinden birkaçı.

“Bu yerlerde trenler doğudan batıya, batıdan doğuya gider gelir, gider gelirdi...

Bu yerlerde demiryolunun her iki yanında ıssız, engin, sarı kumlu bozkırların özeği Sarı Özek uzar giderdi.

Coğrafyada uzaklıklar nasıl Greenwich meridyeninden başlıyorsa, bu yerlerde de mesafeler demiryoluna göre hesaplanırdı.

Trenler ise doğudan batıya, batıdan doğuya gider gelir, gider, gelirdi...” diyordu Usta, Gün Olur Asra Bedel adlı eserinde.

Elbette gündemimiz Cengiz Aytmatov ve eserleri değil. Memleketimiz, ülkemiz ve nihayetinde insanlar. Kitabın başından sonuna anlatılan ve yer yer komünizme bağlanan bağnazlığın, aymazlığın, bu gün şehrin sokaklarında dolaşan her eğitim seviyesinde insanımızda görülüyor olması tesadüf olmasa gerek.

Ha İngiltere’den dünyaya dayatılmış Greenwich hikâyesi ha Orta Asya’da doğudan batıya, batıdan doğuya uzanan demiryolu!  Peki, bizim şehrin kültür dünyasındaki Greenwich ya da demiryolu ne?

Neyin peşine takılıp gidiyoruz? Kimin ya da kimlerin insafına kaldı bu şehrin edebiyatı, şiiri. Hiciv yazamayan şair mi olur? Yaşamayan adam yazabilir mi? Hani edebi metinlerin asalet dağıtan “Sırça Köşkleri”nden kültür çıkar mı?

Neyse neyse boş verelim şimdi bunları. Şimdi yazı yayımlanır yayımlanmaz, telefonla, mesajla ya da sosyal medya üzerinden gelecek haklı haksız eleştirilerle başımız ağrır! Biz A deriz, biri alır ötekine B dedi der. Bazen birine hacet yok adam altını üstünü okumadan alınganlık gösterir. Maazallah küskünlüklere gereksiz kırgınlıklara sebebiyet veririz. Ne de olsa bizim memlekette de demiryolu bir doğuya bir batıya gidiyor! Zamanı Greenwich belirlese de hala gücü, parayı, makamı, mansıbı idare edenlere falan çarparız. Biz yerimizde duralım, rızkı tayin ettiğini düşünen adam Allah’a şirk koşmuş, biz neyiz ki toz zerresi olarak bile bizi görmez.

Ne diyorduk; demiryolu, Greenwich vs.

Tabi tabi her şey çok güzel! Hayat pembe, işler şahane! İzmirliler okumayı seviyor. Akın akın fuara geldiler. Biz de hem İzmir’i gezdik hem kitaplarımızı imzaladık. Sonra Gaziantep’e gittik. Tüyap’a fuar organizasyonunu veren Gaziantep Büyükşehir Belediyesi uzun yıllar, ilk kez bir organizasyonu kötü yapmış, hem de ilk kitap fuarında. Pardon, eleştiri yok. Her şey güzel olmasa da fena değildi. Şimdi Gaziantepli arkadaşları kızdırmayalım. Biz yine işimizi yaptık imzalarımızı attık geriye döndük. Allah nasip ederse bu Pazar Malatya’da olacağız inşallah… Vallahi bunu söylemezsem olmaz…

“Gaziantep Kitap Fuarı, Kahramanmaraş Kitap Fuarı’nın ne ilkinin ne de ikincisinin yanından bile geçemez. Emeği geçenlere bir kez daha teşekkür ederiz. Allah razı olsun.”

        ***

Salman Kapanoğlu Hoca’nın yazıp yönettiği “İnternet Kafesi” adlı tiyatro çok güzeldi. Tebrik ederim Salman Hocam’ı ve ekibini. Oyunculara gelince, yetenekli arkadaşlar, hepsini canı gönülden tebrik ederim.

“Serdal Dökme” tiyatronun tartışmasız en gözde adamıydı. Bu delikanlıya inşallah sahip çıkılır, profesyonel manada eğitim alması için destekler verilir. Kendinden ve şehrimizden söz ettiren bir sanatçı yetişmiş olur. Ya da “Kara eşek kapıda bağlı” mantığıyla bu yetenek gözlerimizin önünde yok olur, gider.  Tiyatro organizasyonunda emeği geçen Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı’na ve Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü’ne teşekkür ederiz.

Siz yine de bana kulak asmayın. Cengiz Aytmatov’un “Gün Olur Asra Bedel” adlı eserini okuyun.

Yatın, katın, makamın, mevkiinin, paranın, şanın, şöhretin, arabanın MEZARA sığmayacağını unutmayın yeter!

 

Yazarın www.maraspusula.com daki diğer yazıları.