3 – NURİ KİLLİGİL (NURİ PAŞA)
Cesaretiyle herkesi kendine hayran bırakan, Vatan Millet aşığı, “Bakü ve Dağıstan Fatihi” Türk Savunma Sanayisinin temelini atan, (Enver Paşa’nın kardeşi) mühendislik dehası ile kendisini gösteren büyük askerdir. Kendisini rahmet ve minnetle anıyorum.
1911-1912 yılların da İtalyanlara karşı kahramanca savaştı. 1918 senesinde henüz 29 yaşındayken Kafkasya’da kurduğu “Kafkas İslam Ordusu”’la Rus, İngiliz ve Ermeni güçlerini yenerek Bakü’yü ve Dağıstan’ı düşman işgalinden kurtardı. Milli Mücadelede Erzurum ve Kars’ta Silah Atölyeleri kurdu. Ordunun silah ve mühimmatını temin etmek için büyük çaba gösterdi. Bu arada araştırma yapmak üzere Almanya’ya gitti.
1925 yılında yurda dönen Nuri Paşa Atatürk tarafından Yarbay rütbesiyle emekli edildi. 1929 yılında İstiklal Madalyasıyla şereflendirildi. 1933’te İstanbul’da ilk ve özel “Savunma Sanayi Şirketi”’ni kurdu. Bu çalışma Emperyalistlerin hedefinde olacağını bildiği için Fayans, Soba üretimi adı altında çalışmalarını sürdürüyordu. Fabrikasında 500 çalışanı vardı. Yerli Silah ve Mühimmatlar üretiliyordu. Ordunun ihtiyacını karşıladığı gibi ihraçta ediyordu. Silah ve Mühimmatların çizim ve tasarımlarını bizzat kendisi yapıyordu. O zaman üretilen ”Nuri Kıllıigil” tabancası o yılların ve dünyanın en iyi silahları arsında gösterilmekteydi.
Bu başarılar; Emperyalizmin ve yerli iş birlikçilerin gözlerinden kaçmadı ve devamlı takip halindeydi. Silah Üretilmeyeceği talimatını alsa da, üretimini gizlice sürdürüyordu. Hatta 1949 yılında Mısır İsrail’le savaş halinde idi Mısır’a 5000 tabanca, Suriye yede 2000 hava topu siparişi aldı. Bu defada Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Mısır ve Suriye’ye ye Silah Ambargosu koydu. Fakat Paşa ambargoyu delerek sevkiyata devam etti. Aynı eller Paşanın hatti aştığını ve en kısa zamanda ipi çekilmeliydi. 2 Mart 1949’da Sütlücedeki Fabrikada “Faili Meçhul” bir patlama oldu. Nuri Paşa dâhil mühendis, işçi onbinlerce top ve havan topu ve mermileriyle birlikte yok edildi.
Ceset parçaları tanınmaz halde idi ve her tarafa saçılmıştı. Hatta Nuri Bey, sembolik olarak defin yapılmıştı.20 gün sonra ana gövdesi haliçte su yüzüne çıkınca bulundu. Ailesi Cenaze Namazının kılınmasını istediyse de Emperyalizmin öfkesi onun cenazesine de tavır almıştı. Kendi öz Yurdunda 24 Mart 1949’da cenaze namazı kılınmadan işçi arkadaşlarının yanına “Nuri Kıllıgil Şehitliği”’ne defnedildi. Böylece Uçak sanayinin yanında Savunma Sanayide toprağa gömülmüş oldu.
Vatan aşığı büyük Mücahit Nuri Paşa ve çalışanlarına Allah rahmet eylesin ve mekanları cennet olsun. İhanet edenlere de Allah kahhar ismi şerifiyle kahreylesin.
BİZ DOST VE KARDEŞLERİZ
Piyasada günü gününü aratan dalgalanmalarla altın ve döviz fiyatları rekora ulaştırılan tırmanışlarını gözlüyoruz. Adeta oturdukları yerden izleyen üst düzey yöneticileri, hala inatla, ısrarla bu krizin sebepleri konusunda doğru teşhis koymadıklarını üzülerek takip ediyoruz, izliyoruz. Maalesef ekonominin üretim konusundaki ihmallerini itiraf edeceklerine, evvelki krizlerde olduğu gibi, inandırıcılığı asla olmayan bir takım mazeretlere sığınarak, muhatabı belli olmayan hamasi sözlerle geçiştirmeye çalışmaları gösteriyor ki bu yapı ile bu sorun çözülemez.
20 yıl önce yok saydıkları “Önce Ahlak ve Maneviyat” bir an önce öze dönüşün kodlarını taşıyan Milli Görüş İlkelerine dönmekten başka çare yoktur. Bu konuda acil eylem planını geliştirdik diye ilan etmeliler. Bu adımların atılması için illaki parti değiştirilmesi gerekmez. Kardeşlerimiz oldukları için öneriyoruz. İsraf kesin olarak haramdır. İlan etmeliler ki, her türlü israfı kaldırdık, lüks yaşantılarımızı sadeleştirdik, israf yatırımlarını durdurduk diyerek süratle bir helalleşme sürecine girilmelidir. Aksi takdirde varılacak yer felaket olur. Vesselam…
20 ve 21 dönem Refah ve Fazilet Partisi Milletvekili kadim kardeşim Hasan Dikici Hakka yürüdü. Ailesine, yakınlarına, sevenlerine baş sağlığı diliyorum. Mekânı Cennet Makamı Ali olsun.