Bazı soruların cevabı kendisidir:
Anne, neden değerlidir?
Neden annemizi diğer bütün yakınlarımızdan farklı hissederiz?
Cennet, neden annelerin ayaklarının altındadır?
Neden ana gibi yâr olmaz?
Neden, ağlarsa anam ağlar da gerisi yalan ağlar?
--
Mademki “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum”, kırkına gelinceye kadar, hatta kırkından sonra da anne öğretmeye devam eder.
Ana denilen varlık doğurgan, üretken, fedakâr, cefakâr, hizmetkâr…
Ana denilen varlık sevgi şefkat yumağı, merhamet köprüsü.
Bu toprağın insanı o kadar kıymet verir ki anasına, toprağına onun adını verir: Anadolu!
Bu toprağın insanı o kadar kıymet verir ki anasına, bayrağının dalgalandığı yere adını verir: Anavatan!
Bu toprağın insanı o kadar değer verir ki anasına, cenneti alır onun ayaklarının altına seriverir, Peygamberinin emriyle.
Annelerimiz, kadınlarımız:
Geleceğin Türkiye’sini teslim edeceğimiz çocuklarımızın ilk mürebbileri, ilk muallimleri, ilk öğretmenleri, ilk hocaları, ilk ustaları, ilk sevgileri…
Annelerimiz kadınlarımız:
Yarının muazzam Türkiye’sinin temel taşları,
Yarının lider Türkiye’sinin liderlerinin ilk tohumların bahçıvanları, ilk bakıcıları, ilk terbiyecileri…
Kadının cinsel bir meta olmadığının şahitliğidir “Ana” kavramı. Kadının, geçmişin geleceğe aktığı bir köprü olduğunun delilidir. Kültürün nesilden nesle aktarıldığı “rahmani” bir taşıyıcı ve mimarı olduğunun delilidir annelik.
Bize okullarda “Aile bir toplumun en küçük yapı taşıdır” diye öğretmişlerdi. Doğru. Ailenin harcı ise annedir. Annede gizlidir “Aile”. Yuvayı dişi kuş yapar diyen atalarımız herhalde binlerce yılın tecrübesini dile getirmişler bir cümlede.
Baba, evinden çıktığında “Vatanı” kadına emanettir. Bayrağı, namusu, geleceği, çocukları, varlığı, sırları, sözleri, emeği, ekmeği, canı kadına emanettir.
O kadın annedir: eşin annesidir. Eşin kendisidir. Kadındır anne, “ailenin temel taşıdır”.
“Ana hakkı ödenemez”, derler de başka bir şey demezler bizim ellerde. Çünkü ‘Ana’ hakkı ödenemez bir borç yükü değil, ödenemez bir görevdir. Bilirler ki ananın hakkı ödenemez.
Annelerimizin, kadınlarımızın eğitimi de bir bu kadar önemlidir. Eğitim öncelikle annenin, kadınların hakkıdır.
Mevlanaların mayalarını anneler yoğurur. Çünkü Yunusların mayasını anneler harç eder, Fatih fatihliğini anasından alır.
Kızıl Elma’yı soyar da verir evladının eline dilim dilim.
Beşiğinde ninnilerle zihnine perçinler gaziliği, şehitliği, “Allah” kelamının bir nefeslik hecesi “Hu” ile…
Ana evladını “HU” ile büyütür…
Hak’tan geldiğini bilir emanetin.
Analara selam olsun!
Yazarın www.maraspusula.com daki diğer yazıları.
Maraş Pusula Haber - www.maraspusula.com / Nadir Yıldırım