Kuyu suyu mu tehlikelidir yoksa rakı mı? Hangisi helaldir diye sormuyorum, sağlık açısından hangisi daha tehlikelidir diye merak ediyorum.
Sarhoş bir halde ameliyata girmiş bir doktor mu yoksa siyasete bulaşmış bir camii imamı mı daha tehlikelidir? Toplumun birlik ve bütünlüğüne hangisi daha çok zarar verir?
Belediyelerin ayıplarını örtmek ya da olmadık şeyleri övmek için (ücreti mukabilinde) yazılar yazan gazeteci mi vebal altındadır yoksa bunu fırsata çevirip vurdumduymazayatan müdürler, daire başkanları ve belediye başkanları mı? Terazinin kefesine koysak hangisinin günahı fazla olur, halkı aldatmak adına?
Benim partiden, benim cemaatten, benim mahalleden, yarın buna benim işim düşebilir diye davranan mı yoksa liyakati, yeteneği, becerisi olmadığı halde kendine altın tepside sunulan makam, mevki ve ihaleyi alan mı haysiyetsizdir? Hangisi kul hakkı, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemiştir?
Doğru, çalışkan, emek sahibi şurada dururken, sırf inadına, hırs ile intikam ile güdük tavuk olan zevatları, kartalmış gibi topluma pompalayanlar mı suçludur yoksa kendine sunulanın ne olduğuna bakmadan şakşakçılık olsun diye doğruya doğru, yanlışa yanlış demeyenler mi?
Günü bırakın haftada, ayda, yılda bir kitap okumayan müdür mü kültürlüdür, roman, şiir, öykü yazan kalem erbabı mı? Kalem tuttuğunu unutan mı suçludur yoksa kalemini susturup, siyah koltuğu karşısında boyun bükeni, satın alan mı? Hangisi toplumun aydınlanmasının önündeki engeldir?
Dünyanın kendi etrafından döndüğünü sananların kuyu suyu gibi birçok mikrobu, kokuşmuşluğu üzerinde taşıdığını biliyoruz. Rakının tesiriyle de olsa tökezleyen, dünyanın çok fırıldak bir yer olduğuna kanaat etmiş, bu yüzden hırslarından arınmış kişileri de biliyoruz.
Bir şehrin düşünce sisteminin kuyu suyuna dönüşmesi, farklıların reddedilmesiyle başlar. Tekrarlarla kokuşmuşluğa doğru sürüklenir. Bir süre sonra içerideki sağlıklı hücreler de mutasyona uğrar ve neticede rakı içerek kendini kaybetmiş bir insandan daha sorunlu, ne dediği belirsiz, riya ve yalakalığın diz boyu olduğu, kendi skolastik sistemini kurmuş bir toplumsal yapı meydana gelir.
Doğruyu söyleyemeyen adamdan doğruyu yazmasını ve nesiller sonrasına tesir etmesi beklemek saflık olur. Rakı içmiş bir doktor, ameliyatta yapacağı bir hata ile bir kişinin ölümüne sebep olur ve ikinci hatayı yapmasına fırsat vermezler. Kuyu suyu düşünce sisteminin mensubu haline gelmiş bir cami imamının, bir öğretmenin ya da STK başkanın kaç kişiyi zehirleyeceğini kestirmek oldukça güçtür. Sarhoş doktorun hatasını da neticesini de cezasını da kısa sürede görebiliriz. Dinin yanlış öğretilmesi, milli ve manevi değerlerin bilerek ya da bilmeyerek yıpratılması yukarıdaki soruların ve sorunların sayısını arttırır. Şehrin, zamanla ülkenin kuyu suyu düşünce sisteminde zehirlenmesine neden olur.
“Rakı” kelimesini yazdığımız için, sarhoş doktor örneği için, dinimizi imanımızı sorgulayacak, kuyu suyu düşünce sistemine sahip adamlara şimdiden gülüyorum.
Maraş Pusula Haber - www.maraspusula.com / Mehmet Işık