Dünya kabuk değiştiriyor. Herkes dünyanın yeni alacağı şekil içerisinde kendisine yer ve istikbal bulmak için harıl harıl çalışıyor. Asla acıması olamayan dünya düzeninde güçlüler pastadan aslan payını alırken zayıflar önüne konulanla yetinmek zorunda kalıyor.

Güç her yüzyılda el değiştiriyor. Bu tarihin kadım bir kuralıdır. Hiçbir devlet veya medeniyet ila nihaye yaşayamaz doğarlar, büyürler, ölürler. Tarih devletler ve medeniyetler mezarlığıdır.

Her yüzyılın sonlarına doğru bir sonraki yüzyılda yeni şeklini alacak olan dünya için kollar sıvanır hazırlıklar yapılır.

17. yüzyıldan 18. yüzyıla geçerken....

1683 Viyana bozgunundan sonra Osmanlı'nın gerilediği batının yükseldiği bir dönemece girdik.

Sonraki Yüzyılda iki süper güç doğdu. İngiltere ve Fransa.

18. Yüzyıldan 19 yüzyıla geçerken......

1789 yılında Fransız ihtilali oldu ve yeni bir süreç başladı. Dünya dengeleri yeniden elden geçti. Rusya, Avusturya ve Prusya yeni yüzyıla büyük devletler olarak girdiler. 1786 yılında ABD de tarih sahnesindeki yerini aldı.

19. Yüzyıldan 20. yüzyıla geçerken...

Aynı yüzyılın sonunda dünya yeniden kabuk değiştirmeye başladı1870 yılında sahneye iki devlet daha çıktı. Almanya ve İtalya.

Ne var ki yeryüzü bu kadar aç aslanı besleyecek kadar büyük değildi. Devletler arsında acımasız bir kurt kanunu işlerdi. Kurt kanununda zayıf olan kurt güçlü olanlar tarafından parçalanırdı. Tahmin ettiğiniz gibi zayıf kurt Osmanlı idi.

20. yüzyıl başlarında haritaları yeniden çizmek için aç kurtlar arasında ölesiye bir savaş yaşandı. (1914 I. Dünya savaşı ) Dünyaya yeni şeklini verme hakkını açık ara İngiltere elde etti. Ardından Fransa ve İtalya da galipler arasından payını aldı...

En son Lozan'da varılan uzlaşma gereği Osmanlı toprakları paramparça edildi ve bölündü.

Osmanlıdan tevarüs eden topraklarda kan gözyaşı, çile, savaşlar, açlık sefalet, sömürü kol gezdi.

Her zulme rıza göstermek, bize verilenle yetinmek zorundaydık. Çünkü yenilmiştik. Mütekebbir galipler bir efendi edasıyla bize yalnız siyasi dayatmalar yapmadılar. Neye nasıl inanacağımızdan tutun da başımıza hangi şapkayı giyeceğimize kadar onlar karar verdiler.

En büyük korkuları şuydu:

 Türk ve İslam dünyası geçmişte de çok zor ve çileli günler yaşamıştı ama bir şekilde yeniden doğrulmayı başarmıştı. Hun yıkıldı Göktürk doğdu. O yıkıldı, Uygur, O yıkıldı Karahanlı, Gazneli, Selçuklu, Osmanlı.....

Bu örneklere bakarsak Türklerin yeniden ayağa kalkma ihtimali çok yüksektir. Bunu bildikleri için yeryüzünde örneği görülmeyen bir zorlamayla bizi özümüzden uzaklaştırıp kendi medeniyet değerlerine ram ettiler. Kültürel bir imha ve asimilasyona uğradık...

Ancak tarihin kadim kuralı yine tecelli etti. Toprağa gömdük sandıkları tohum yeşerdi. Türk insanı tarihini, kültürünü ve öz medeniyet değerlerini yeniden keşfetmeye başladı

Ne zaman. 1970 lerden sonra. Bu uyanışı engellemek için darbeler yapıldı, işkenceler, çeşit çeşit zorbalıklar denendi ama nafile. Ok yaydan çıkmıştı bir kere.

20. Yüzyıldan 21. yüzyıla geçerken...

Deminden beri verdiğim örneklerden gördünüz. Bir önceki yüzyılın son çeyreği içinde kabuk değiştirmeye başlayan yeryüzü bir sonraki yüzyılın ilk çeyreğinde yeni çehresine kavuşmuş oluyor. Tarih ve medeniyet perspektifinden bakarsanız bugün yaşadığımız sancılı süreç bir doğumun habercisidir. Doğum 2023 te gerçekleşecektir. Çünkü geçen yüzyılın patronları esir ettikleri İslam dünyasına 99 yıllık imtiyaz sözleşmeleri imzalatıp onların tüm kaderine el koymuşlardı. Bu süre 2022 de bitiyor.

Şu an Türkiye 2023'e hangi kimlikle ulaşacak bunun karar arifesindeyiz. Eski Türkiye kodlarıyla düşünmeye alışmış ve mankurtlaşmış olanlar bir cephede saf tuttu. Yeni ve Büyük Türkiye diyenler bir safta.

Daha 2023 kadar çok seçim var. Bu seçim niye bu kadar önemli diyorsanız...

Yanılıyorsunuz..

Şu an tekerlek tam tümsektedir. Ya ileri ya geri bu araba gidecektir.

Tümseği geçerse Yeni ve Büyük Türkiye yoluna devam edecek geçemezse eski ve esir Türkiye olarak kalacaktır.

Yeniden Büyük Türkiye hayallerinin gerçeğe dönmesi için dünyanın yeniden kabuk değiştirmeye başladığı bu yüzyılın son çeyreğini beklemek zorunda kalacaksınız

Tarihin kuralı böyle.

Tarihten ders almazsanız tarih sizden intikam alır.

Tarihi bilmeyenlerin coğrafyasını başkaları çizer.

 

Maraş Pusula Haber - www.maraspusula.com Şevki Karabekiroğlu