Bu köşede sadece tüketici hukuku ile ilgili problemleri ele almaya çalışırım, bundan sonra da bu böyle devam edecek inşallah.

Ancak Kahramanmaraş kamuoyu da bilirki benim tüketici hukuku dışında ikinci bir şapkam daha var: Bu şehirde 2010-2017 yılları arasında Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü olarak görev yaptım, bu şapkanın gereği olarak da Kahramanmaraş’ta yapılan bazı işlerde önemli adımlar attık, hatta bir çok hizmetin ilk fitilini bizzat biz ateşledik diyebilirim.  ‘Hafızayı beşer nisyan ile maluldür’ derler; bir iki yerde rast geldiğim olayda anladım ki,  hem kişisel hem de kurum olarak yaptığımız işleri ya yeterince anlatamamışız, ya da yapılanlar meğer çok çabuk unutuluyormuş.

Bu yazıya beni iten konu geçen gün karşılaştığımız biri ile aramızda geçen diyalog. Konuyu bu köşede  yazıya dökerek hem yaptığımız işleri kalıcı hale getirmek hem de bu şekilde düşünen Kahramanmaraşlı dostlarıma bazı hatırlatmalarda bulunmak istiyorum.

Örneğin, Tekstil İhtisas Osb’nin kuruluşu. Benim başlangıçtaki ısrarlı çabam olmasa bugün Tekstil İhtisas OSB diye bir tüzel kişilik olmazdı, bunu çok iddialı bir şekilde söyleyebilirim.

2010 yılının son ayında Valimiz Sayın Mehmet Niyazi TANILIR beyefendinin yerine Sayın Şükrü KOCATEPE beyefendi Kahramanmaraş Valisi olarak atandı. 2011 yılındaki oda seçimleri sonucunda görevi bırakan Mehmet BALDUK beyin yerine Kemal KARAKÜÇÜK başkan oldu.

Bu süreçte Kahramanmaraş kamuoyu KİPAŞ KAĞIT fabrikasının yer seçimi ile ilgili talebinin reddedilmesi ile meşgul idi. Toprak koruma kurulu fabrikanın şimdi kurulu olduğu yere onay vermemişti ve kamuoyu bunu tartışıyordu. Yeni valimizin geldiğinde el attığı ilk iş bu oldu, toprak koruma kurulunu yeniden topladı, konuyu bir kez daha gündeme aldı ve başkanlığını yaptığı kurulda yer talebini onaylayarak fabrikanın Kahramanmaraş’ta kalmasını sağlamış oldu.

Tam da  dönemde Kahramanmaraş Ticaret Ve Sanayi Odası başkanlığına getirilen Kemal KARAKÜÇÜK beye hayırlı olsun ziyaretine gittim. Konu valiler kararnamesine geldi ve başkan bey Kahramanmaraş’a atanan valimiz Sn.Şükrü KOCATEPE beyefendi için‘vali dediğin böyle olur’ minvalinde bir şeyler söyledi, ben de buna mukabil kendisine ‘sanayi il müdürü olarak vali beyin aktif rol alması beni de sevindirdi, izlediği yol ve yöntem farklı olabilir ancak bir önceki valimizin de yanlış yaptığı söylenemez.’ Dedim ve konuşmanın devamında “ ilimizin sanayileşme politikası problemli ‘herkes istediği yerde fabrika kurmak istiyor’, bunu değiştirmemiz lazım. Neden OSB kurmuyoruz, OSB’ler kurmamız ve yatırımları buralara yönlendirmemiz lazım. Böylelikle 6. Bölgeye sağlanan teşviklerden yararlanabiliriz, elektriği uygun fiyata kullanabiliriz. Bizim OSB’lere yoğunlaşmamız lazım” dedim. Bunun üzerine Sn.KARAKÜÇÜK, TOMSUKLU bölgesi ile ilgili bir girişimde bulunulduğunu ancak bu girişimlerinin akim kaldığını söyledi.

‘Yeni bir çalışma yapalım!’ dedim, ‘öncelikle şu TOMSUKLU meselesine bir ele alalım, yeniden bakalım, tıkanıklık nerede, bu  tıkanıklığı gidermenin bir yolunu bulabilir miyiz?’ deyince başkan bey ‘Yemeğe çıkalım orada konuyu bir değerlendirelim’ dedi. Yemeğe çıktık, yemek sırasında ne yapacağımızı belirledik ve ‘yarına bırakmayalım bugün müsaitseniz Kadastro Müdürünü de davet edelim, Orman Bölge Müdürlüğünden de uzman bir arkadaşı da çağıralım birlikte gidip yerinde bir inceleme yapalım’ dedim ve aynı gün Ben Kadastro İl Müdürü sevgili Mustafa AVCI beyi davet ettim, Başkan bey de problemin ana kaynağı ‘orman vasfı’ nedeniyle Orman Bölge Müdürlüğünden konuyu bilen bir uzman arkadaşla görüştü, birlikte gidip yerinde ilk incelemeyi yaptık.

TOMSUKLU bölgesi askeri birliklerin tatbikatlarda kullandıkları bir alan, bu alan orman değil ancak 2000’li yılların ortalarında orman bölge müdürlüğünce orman adına tescillemiş. O gün basiretli davranılsa, çok rahat bir şekilde OSB olabilecek çok geniş bir alan. Ancak ilgili kanuna göre fiilen orman olmasa bile orman adına tescillenen alandarda OSB yapılması mümkün değil. Biz orada konuyu mecburen kapatmış olduk ve eli boş bir şekilde döndük.

TOMSUKLU uygun değildi, ancak Kahramanmaraş’ta sanayi alanlarına ve en önemlisi de yeni OSB(ler) kurulmasına ihtiyaç vardı, bu konu artık benim ajandamın en öncelikli konusu idi. Konu orada kapanmış gibi görünse de sonrasında ben konuyu görüştüğüm herkesle paylaşıp yardım istemeğe devam ettim. Kim olduğunu hatırlamıyorum ama birileri TOMSUKLU ATIŞ ALANI’nın karşı tarafında  orduya ait malzeme depoların bulunduğunu ve bu depoları boşaltıldığını söyledi, randevu alarak konuyu garnizon komutanıyla görüştüm o da evet bizim orayla bir ilgimiz kalmadı şeklinde bir cevap verince tekrar ben Kemal KARAKÜÇÜK beyle temasa geçtim alternatif bir alan daha var oraya da bakalım mı deyince aynı gün yine aynı ekibi çağırarak gidip malzeme depolarının olduğu alana giderek incelemelerde bulunduk.  Alan OSB kurulması yönüyle hem çok küçüktü hem de arazi engebeliydi bu nedenle sanayi tesisleri kurmaya çok elverişli değildi. Konu yine kapanmış oldu

Ancak dediğim gibi ben OSB ihtiyacının olduğunu düşünerek yine karşılaştığım konunun muhatabı olabilecek kişilere OSB meselesini anlatmaya devam ettim. Yanlış hatırlamıyorsam 2011 yılı idi ve genel seçimler için süreç işlemeye başlamıştı. Ticaret Borsası Başkanlığını yapan ilimizin tanınmış sanayicilerinden Sayın Mahmut Arıkan bey de milletvekili aday adayı, bir yerde karşılaşınca yaptığımız çalışmaları anlattım. ‘Yanlış yerlere bakıyorsunuz, YENİYURT köyü ile TOMSUKLU Atış alanının arasındaki bölgede bu işi için değerlendirilebilecek bir alan var.’ dedi.  Konuyu hemen Kemal KARAKÜÇÜK beye ilettim, ayrıca vali beye de bilgi verdim. Vali bey de çok ilgilendi ve Kemal beyi aradı, yerinde inceleyelim dedi, geniş katılımlı bir ekiple birlikte tarif edilen yere gittik. Bu arada aracımızı gören bazı köylüler de bulunduğumuz yere geldiler. Baktığımız alanın bir kısmı mera niteliğinde idi geri kalan kısımda birkaç özel mülkiyete ait parsel vardı ancak önemli bir kısmı hazine adına kayıtlı olmakla birlikte vatandaşlar tarafından kullanılan, ekilen biçilen arazilerden oluşmaktaydı.

Anlaşıldığı kadarıyla, burada bir OSB kurulması mümkündü ve konu artık Kahramanmaraş sanayisinin/sanayicisinin gündemine girmişti.

Burada yaptığım iş ortalığı karıştırıp olayın sahiplenmesini sağlamak oldu. Bundan sonrasında Valimiz Sn.Şükrü KOCATEPE liderliğinde, Sn.Kemal KARAKÜÇÜK’ün idealist yaklaşımıyla ve işin en önemli ayağı siyasi otoritenin yerel dinamiklerinin olayı sahiplenmesiyle büyük problemler çözüldü ve Tekstil İhtisas OSB kuruldu.

Hemen belirtmem gerekir ki, amaç bu alanda Karma bir OSB kurmak idi. Ancak ilgili yönetmeliğe göre il sınırları içinde yer alan karma OSBlerde doluluk oranı %75’in altında olduğu sürece yeni bir OSB’nin kurulamıyordu. Elbistan ve Kahramanmaraş organize sanayi bölgelerini birlikte ele aldığımızda ikisinin doluluk oranı çok düşük çıktı, dolayısıyla karma bir OSB kurulması imkânsız hale geldi. Bu engeli aşmanın yegane yolu başvuruyu ihtisas organize sanayi bölgesi şeklinde yapmaktı, bu formül devreye girdi ve nihayetinde bakanlıklarda yapılan görüşmeler sonucu TEKSTİL İHTİSAS OSB kuruldu.

Bu süreçte OSB kurulması düşünülen alanın Askeri atış alanının bitişiğinde olması ve topçu atışının yapılacağı açının içinde kalıyor olması büyük bir sorundu. Dönemin Garnizon Komutanıyla birebir görüştüm, komutan konuyu harita üzerinde bir sunum yaptı. Topçuların konumlandığı yerleri, atış yapılacak hedef yerlerini gösterdi, gerçekten de OSB olarak düşündüğümüz alan bu açının içinde kalıyordu ve OSB kurulmasına yönelik bu proje yine çıkmaza giriyordu. Komutan konuyu anlatırken atış alanının kullanım süresinin birkaç yıl içinde dolacağını ifade edince ben de konuyu bu yönüyle ele alarak alternatif atış alanlarının ordumuza sunularak sorunun çözülebileceğini ileri sürdüm. Bu sorun üst düzey bir iradenin devreye girmesi ile çözülebilecek bir sorundu, ya genel kurmay başkanlığı devreye girecek ve sorunu çözecekti, ya da siyasi irade. Nihayetinde dönemin başbakanı olan cumhurbaşkanımız Sn.Recep Tayyip ERDOĞAN Kahramanmaraş’a teşrif ettiklerinde konu kendilerine aktarıldı ve Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bu problem bertaraf edilmiş oldu.

Elbette sanayicilerimiz bu işe sahip çıkmasa ve siyasi otorite buna ciddi bişr destek vermese osb’nin kurulma ihtimali olmazdı ancak bizim başlangıçtaki çabamız olmasa bu fikir siyasi otoritenin önüne hiç gelmezdi. Biz elimizden geleni yaptık, elhamdülillah. İşin trajikomik yanı, OSB’nin tüzel kişilik kazanması için düzenlenen basın toplantısına kimse bizi çağırmadı, dönemin valisi Sayın Mustafa Hakan GÜVENÇER beyefendi çağırmasa haberimiz dahi olmayacaktı.